Bilinç ve Roman
ve
ROMAN
David LODGE
“Lodge’a göre roman, insan bilincinin sahip olduğu
en zengin ve en kapsamlı kaydıdır ve yazma ile okuma
hayali bir bilinç durumu olduğu için insan zihnini
yorumlayan mükemmel bir araçtır (Quinn, 2006: 96).
Dolayısıyla, bu bilinçle Lodge, hem romanlarında
hem incelemelerinde kurgu uğraşısını da kurgunun
bir odağı yapar. Sahip olduğu farklı kimliklerle (aynı
anda eleştirmen, roman yazarı, araştırmacı, edebiyat
profesörü, teorisyen olarak) ve kurgu üzerine titiz
çalışmalarıyla bu yaklaşımını, dikkatleri üzerine çeken
bir tarzla kaynaştırır. Edebiyat tecrübesini sürekli
yenileyebilmesi, farklı yönelim ve tekniklere açık bir
yol izlemesi edebiyat anlayışındaki evrenselliğin bir
işaretidir. Çünkü o; kurguya, yazıya, insanlığın var
olduğu zamandan bu yana sahip olduğu bu muhteşem
hafıza kaydına büyük bir saygı besler. Roman okuruz,
bunun nedeni romanın bizim dışımızdaki insanların
bilinçlerinin neye benzediğine dair ikna edici bir his
vermesidir; çünkü romancılar her zaman birinci tekil
bir ‘öznel’ deneyime dair üçüncü bir tekil ‘nesnel’
anlatının nasıl yapılacağını araştırmışlardır.”
Aytaç Ören