Isabella
Christopher Marlowe, 1592 tarihli The Tragedy of Edward the Second adlı oyununda Isabella hakkında ‘sahte Kraliçe, yalancı Isabel’ demiş ve Edward’ın da kendisinden ‘benim düğün gecesi yatağımı kirleten sadakatsiz kraliçem’ diye bahsettiğini yazmıştı. Aynı oyunun 1991 tarihli tartışmalı film uyarlamasında da yönetmen Derek Jarman, Isabella’ya en ufak bir sempati emaresi göstermeyip onu cinsel olarak bastırılmış şirret bir kadın olarak resmetmiştir.
Shakespeare, ‘Fransa’nın Dişi Kurdu’ tabirini VI. Henry’nin düzenbaz ve kindar karısı Anjou’lu Margaret için kullanmışsa da İngiltere’nin Fransa’yla savaş halinde olduğu onsekizinci yüzyılda şair Thomas Gray bu tabiri Isabella’ya uyarlamış, o zamandan beri de bu ifade Isabella’ya yapışmıştır. ‘The Bard’ adlı eserinde (1757) korkunç bir şekilde şöyle demiş:
... Fransa’nın Dişi Kurdu, akıl almaz dişleriyle,
Paramparça kocasının karnını yırtıp açtı.
Yirminci yüzyılda, Alman oyun yazarı ve şair Bertolt Brecht, Life of II. Edward of England adlı eserinde aynı temayı yeniden canlandırdı. Eserinde Isabella şöyle demektedir:
Dişi bir kurt olacağım
Bodur çalılıklarda yalnız dişleriyle avlanan,
Huzura ermeyeceğim
Toprak Edward’ın üzerini örtene dek ...
Sürgün yağmurlarında sırılsıklam,
Yabancı rüzgârların acımasızlaştırdığı ...
1960 yılında ise Fransa’nın Dişi Kurdu adlı romanında ünlü Fransız yazar Maurice Druon, Isabella’yı sanki dişi bir kurt gibi küçük, keskin, sivri vahşilikte dişlere sahipmiş gibi tasvir ediyor. Isabella efsanesi böyle böyle insanların zihninde yer etti.